DEM Parti Milletvekili Ömer Faruk Gergerlioğlu, Narin Güran cinayetiyle ilgili cezaevindeki aile üyeleriyle görüştüğünü ve ağır haksızlık yaşandığını savundu. Güran ailesinin tecrit altında olduğunu belirten Gergerlioğlu, dosyada ciddi soru işaretleri bulunduğunu ifade etti.
DEM Parti Kocaeli Milletvekili Ömer Faruk Gergerlioğlu, Narin Güran cinayetine ilişkin olarak yaptığı açıklamada; "Güran ailesinin önemli bir haksızlığa uğradığını gördüm. Anne Yüksel Güran ağlayarak yanıma geldi. 2,5 saate yakın kendisiyle konuştum. Bir kadın olarak anlattıklarını dikkatle dinledim. Olumlu olumsuz köyde anlatılanları bilen biri olarak çok önemli sorular sordum ona. 2,5 saat boyunca gözyaşları dinmedi. Bence haksız bir biçimde çok ağır bir cezaya çarptırılmış durumdaydı. Ağır bir tecrit altında, televizyonu yok, tek başına. Enes Güran da aynı durumda" ifadelerini kullandı.
DEM Parti’den Narin Güran davasına tepki: Yargıda derin yapısal sorunlar var
DEM Parti Kocaeli Milletvekili Ömer Faruk Gergerlioğlu, Rojda Altıntaş'ın You Tube kanalında Narin Güran cinayetine dair önemli açıklamalar yaptı.
"Güran ailesinin önemli bir haksızlığa uğradığını gördüm" diyen Gergerlioğlu'nun açıklamaları şu şekilde:
"Ben hayatım boyunca hep vicdanımın sesini dinledim. Linç edilmiş kesimleri de dinlemek gerektiğini hissettim. 8 yaşında hem de bir kız çocuğu acımasızca katledildi. Bir sansasyona boğuldu olay. Aşk hikayelerine büründürülmeye çalışıldı. Buradan rant elde edilmeye çalışıldı. Masum bir çocuk ölmüştü. Katili bulmak, adaletin sağlanması çok önemliydi.
Aile işkenceye uğradığını söylüyordu ve konunun araştırılmasını istedi benden. Köye gittim. Ayrıntılı bir araştırma yaptım. Yüzlerce sayfa okudum. Aylardır gündemimde bu konu. Meselenin bize yansıtılan medyatik tarafı dışında da bir konu olduğunu gördüm.
Anne Yüksek ve Ağabey Enes Güran'ı ziyaret ettim. Bir kanaat oluştu bende ve cezaevi çıkışı açıklamamı yaptım. Bir insan hakları savunucusu olarak ben taraf tutan biri değilim. Kişilerin kimliklerine bakmam. Takiplerimi de sürdürüyorum. Bana ne denirse densin. Vicdanımın sesini dinliyorum.
"ANNESİ VE ABİSİ AĞIR TECRİT ALTINDA"
Güran ailesinin önemli bir haksızlığa uğradığını gördüm. Anne Yüksel Güran ağlayarak yanıma geldi. 2,5 saate yakın kendisiyle konuştum. Bir kadın olarak anlattıklarını dikkatle dinledim. Olumlu olumsuz köyde anlatılanları bilen biri olarak çok önemli sorular sordum ona. 2,5 saat boyunca gözyaşları dinmedi. Bence haksız bir biçimde çok ağır bir cezaya çarptırılmış durumdaydı. Ağır bir tecrit altında, televizyonu yok, tek başına. Enes Güran da aynı durumda.
"ENES GÜRAN GÖZALTINDA GÖRDÜĞÜ KÖTÜ MUAMELEYİ ANLATTI"
Olay gününü anlattırdım. Enes Güran'ın anlattıklarıyla tek bir fark görmedim. İnsanlar yalan söylediğinde tekleme yaşar. Çelişki görmedim. Gözaltında uğradığı kötü muamele ve işkenceyi anlattı. Bu konuda daha detaylı teknik araştırmanın devam etmesi gerekiyor. Yanlış neticeler de olabiliyor. Başka bir yerden bulaş da olabilir. Yeterince üzerinde durulmadığını düşünüyorum..."
