Görüşler
Pazarlık mı olur adil dükkanda?
Pazarlık mı olur adil dükkanda? Dr. Ahmet Arif Ağlar Sayın Cumhurbaşkanı, tarihin ve zamanın yönünü değiştirme kudretiniz yok. Benim bir vatandaşınız olarak sizden isteğim, Türkiyemize zaman ve enerji kaybı yaşatacak beyhude gayretlerden uzak durmanızdır. Yapacağınız en doğru hamle, başta muhalifler olmak üzere toplumla ve temsilcileriyle samimi bir kucaklaşma sağlayıp demokrasiyi ve hukuk devletini hiç olmadığı kadar faal kılmak olmalıdır.
İktisat, iklim ve siyaset
İktisat, iklim ve siyaset Muhsin Altun “‘Ayağını yorganına göre uzat’ atasözü, tasarrufun ve ölçülü harcamanın erdemini vurgular. Harvard Üniversitesi’nden C. Reinhart ve K. Rogoff, devletin ayağını ne kadar uzatması gerektiğini belirleyen ‘Borç Zamanında Büyüme’ başlıklı bir çalışma yaptılar. Makale politika yapıcıları hemen harekete geçirdi. Hükümetler ‘mal bulmuş mağribi gibi’ R&R’nin bulgularını sahiplendi.”
Politik iktidar sebep mezhep mi sonuç?
Politik iktidar sebep mezhep mi sonuç? Tarık Çelenk “İslam dünyasında Siyasi mezhep anlaşmazlığında Sünni-Şii farkı, neredeyse ayrı din gibi algılanacak kadar derinleşmiştir, ama çıkış noktası bütünüyle iktidar kavgası idi. Sonra teoloji, bu politik çatışmayı kutsallaştırıp derinleştirmiştir. Örnek olarak Kerbela gibi olaylar, Şia’nın kimliğinde bir mağduriyet teolojisi oluşturdu.”
Rümeysa Öztürk’ün mücadelesi
Rümeysa Öztürk’ün mücadelesi Fatıma Tuba Yaylacı “Sessiz sessiz heybesinde hikâyeler biriktiren ve masallar anlatan Rümeysa’nın adı şimdi Rumeysa Ozturk vs. Donald Trump başlıklı bir dava dosyasının kapağında. Mahkemeden çıkacak olumlu bir sonuç, onun gibi hakları elinden alınan, ansızın alınıp götürülen, eğitim hakları gasp edilen pek çok öğrenci için umut olacak. Trump Amerika’sında hak ihlallerinin, ifade özgürlüğünün kısıtlanmasının sınırlarını belirleyecek belki de.”
Ekrem İmamoğlu KARAR'a yazdı: Türkiye modelini inşa etme zamanı
Türkiye modelini inşa etme zamanı Ekrem İmamoğlu Silivri’de tutuklu bulunan İBB Başkanı İmamoğlu ekonomide yaşanan sıkıntıların üretim seferberliğine ve hakkaniyetli paylaşıma dayalı bir ‘Türkiye Modeli’nin inşasıyla mümkün olduğunu savundu. İmamoğlu KARAR’a gönderdiği yazıda ‘Cezaevi hücremde milletimizin yüklediği sorumluluğun bilinciyle bunları detayları ile çalışıyorum’ dedi.
Hızlı yargıdan erken bilişsel kapanmaya: Mümtazer Türköne’nin zihinde bir yolculuk
Mümtazer Türköne’nin zihinde bir yolculuk Hasan Mesut Önder Erken bilişsel kapanma ihtiyacı yüksek olan analistlerde, hüküm cümleleri zamanla inanca dönüşmekte ve temenniler öngörülerin yerini almaktadır. Sonuçta, yargı ile çelişen bilgiler göz ardı edilmekte veya yargıyı destekleyecek şekilde yorumlanmakta; destekleyen zayıf veriler ise abartılmaktadır.
Cumhurbaşkanı adayını tasfiye etme yöntemi ve düşündürdükleri
Cumhurbaşkanı adayını tasfiye etme yöntemi ve düşündürdükleri Abbas Bilgili “Ali Fuat Başgil silahla tehdit edilerek tasfiye edilmişti. Şimdi ise Ekrem İmamoğlu, hukuk kullanılarak tasfiye edilmek isteniyor. Yöntem biraz farklı olmakla birlikte özü itibariyle bu iki tasfiye operasyonu ciddi benzerlikler gösteriyor. Ali Fuat Başgil’i anma toplantısına katılmak isteyen bir profesörün Ekrem İmamoğlu’nun diploma iptali operasyonuna imza atmış olması da geçmişi değerlendirmekten ne kadar aciz olunduğunun göstergesi gibi görünüyor.”
Kutuplaşmanın ontopolitiği: Toplumun yarılmasından hakikatin çöküşüne
Kutuplaşmanın ontopolitiği Şahin Eroğlu Kutuplaşma, salt bölünme değil; bir çürüme formudur. Varlığın müşterek zemini çöktüğünde, siyaset, kültür ve etik de çürür. Ortak dil kaybolur, karşılaşma imkânsızlaşır ve her özne, kendi içinde kilitli bir yankıya dönüşür. Böyle bir toplumda yalnızca siyasal düzen değil, bizzat insan olmanın koşulları da aşınır. Ve işte tam bu nedenle kutuplaşma, yalnızca bir yönetim sorunu değil; bir varoluşsal buhrandır.
Kürt açılımı İmamoğlu olayı ve yeniden dirilen devlet
Kürt açılımı İmamoğlu olayı ve yeniden dirilen devlet PROF. DR. İSHAK TORUN Hukuk ile siyasetin karşı karşıya geldiği kertede yolsuzluk ve ahlaksızlık kararını kim vermelidir? Demokrasi yanlılarına göre halk vermelidir. Çünkü hukuku yapan, onu meşrulaştıran halkın iradesidir. Binaenaleyh İmamoğlu’nun yolsuzluk yapıp yapmadığına halk karar vermeli, bunun jüriliğini halk yapmalıdır.
‘Hukuk tanımaz’lığımızın kaynağı
‘Hukuk tanımaz’lığımızın kaynağı Prof. Dr. İlhami Güler “Türkiye, böyle devam edemez. Rüştüne erip, adam gibi ‘Hukuk’ yapmasını ve ona uymasını öğrenmek zorundadır. Tanzimat ve Meşrutiyet dönemlerinde ‘Hukuk’ yapmayı öğrenmeye başlamıştık. Araya ‘Devrim-Düşmanlık’ girdi. Son yirmi küsur senedir de bunun rövanşı alınıyor. Yeter artık. Herkesin aklını başına toplama ve medeni bir toplum kurma sorumluluğu ile karşı karşıyayız.”
Proje okulları kadrolaşma ve bitmeyen imtiyaz arayışları
Proje okulları kadrolaşma ve bitmeyen imtiyaz arayışları Abdulbaki Değer “Proje okulları üzerinden kamuoyuna yansıyan tartışma göstermektedir ki MEB’in yaptıklarının en önemli kusuru neredeyse tamamının yanlış olmasıdır. Türkiye’de başından bugüne mesele, toplumun tüm kesimlerine ait, herkesin kendini eşit şekilde ait hissettiği bir devlet yapılanmasının olmayışıdır.”
İmamoğlu operasyonu ve Çözüm Süreci
İmamoğlu operasyonu ve Çözüm Süreci Vahap Coşkun “19 Mart, her ne kadar toplumda sürece yönelik şüphelerin büyümesine neden olduysa da, aktörler düzeyinde bir kırılmaya sebebiyet vermedi. Bazı yorumcuların iddialarının tersine, süreç ne askıya alındı ne de akamete uğradı. Son bir haftada yaşananlar, işlerin planlamaya uygun olarak ilerlediğine ve sürecin hitamına yakın olduğumuza işaret ediyor.”
Kruşçev, gerçeklik  yitimi veya bir geleceğimiz olacak mı?
Kruşçev, gerçeklik yitimi veya bir geleceğimiz olacak mı? Abdulbaki Değer “Hayatı inşa ettiğimizi, geleceği kurguladığımızı, iktidar tesisinde aşılmaz yollar kat ettiğimizi düşünürken elimizdekini yitirdiğimizi acı tecrübelerle yaşıyoruz, yaşamaya devam edeceğiz. Yakalandığımız tuzağı fark edemiyoruz bir türlü.”
İdris Küçükömer: Düşünce dünyamızda bir ‘uç beyi’
İdris Küçükömer: Düşünce dünyamızda bir ‘uç beyi’ Halil Turhanlı “İdris Küçükömer Osmanlı Türkiyesi’nden başlayarak yirminci yüzyıla kadar uzanan dönemin ve toplumun politik yapısının çok farklı analizini yapmış, toplumsal ve siyasal tarihimize ilişkin çok özgün tezler geliştirmiştir. O ortodoksluklara yüz vermeyen bir yaratıcı, Ece Ayhan’nın deyişiyle bir ‘uç beyi’dir.”
Ortadoğu-Türkiye savruluyor mu?
Ortadoğu-Türkiye savruluyor mu? Kemal Kılıçdaroğlu “AB Temsilcisinin Dışişleri Bakanı Hakan Fidan ile görüşmesini iptal etmesi, İsrail’in Suriye’deki havaalanlarını bombalayarak Türkiye’ye gözdağı vermesi ve Trump’ın Erdoğan’a yönelik övgü dolu açıklamalarını, Türkiye, Trump ve Netanyahu ekseninde sessizce varılan bir mutabakatın işaretleri olarak da okumak gerekir.”
Kendi kaderini tayin hakkı
Kendi kaderini tayin hakkı Mesut Yeğen “19 Mart yargı eliyle siyasi mühendislik hamlesi sonrasında vaziyet şu: Erdoğan ve kurmayları başa dönmüş durumda. Durum 18 Mart’taki tabloyla neredeyse aynı. Hem de “yarışırsak kaybetmemiz mukadder” diye görülen İmamoğlu, en azından bugün itibarıyla ve formel olarak, oyundan düşürülmüş görünmesine rağmen.”
Siyasi çalkantılar ve entropi: Kaosun getirdiği dönüşüm
Siyasi çalkantılar ve entropi: Kaosun getirdiği dönüşüm Prof. Dr. Ünal Çamdalı “Siyasi entropi genellikle güç dengelerinin değişmesi, ekonomik dalgalanmalar, toplumsal huzursuzluklar ve yönetim mekanizmalarındaki kırılganlıklarla birlikte ortaya çıkmaktadır. Bir ülkede siyasi belirsizlik arttıkça, yönetim yapısında dağılmalar, ani değişimler ve krizleri gözlemek mümkündür.”
Avrupa, ABD ve NATO
Avrupa,ABD ve NATO Bekir Cebeci “ABD olmadan AB ülkeleri kendi güvenliklerini sağlayabilecek mi? İşte can alıcı soru bu. ABD’nin şu anda Avrupa’da 100 binden fazla askeri bulunuyor. ABD bu askerlerini geri çekerse bu durum Avrupa için büyük bir kayıp olacaktır. AB liderleri yaptıkları son toplantıda AB’nin en geç beş yıl içinde 2030 yılında güvenilir bir savunma gücü kurmaya karar verdiler.”
Yapay zekânın vicdanından geriye düşenler
Yapay zekânın vicdanından geriye düşenler Emine Uçak Erdoğan “Yapay zekâ yaygınlaştıkça bazı mesleklerin ortadan kalkacağı konuşuluyordu. 19 Mart’tan sonra yaşananlar daha vahim bir duruma işaret ediyor. Meslekler güncellenir, yenileri oluşur. Ancak yapay zekânın yaptığı akıl yürütmeyi bile kamusal alanda net yap(a)mayan insanlık halinin alarm verdiği açık. Yapay zekânın vicdanından geriye düşmekten daha vahim ne olabilir ki insanlık için?”
Dezenformasyon bir kitle büyüsü müdür?
Dezenformasyon bir kitle büyüsü müdür? Tarık Çelenk “Bugünlerde Osmanlı-Cumhuriyet geleneğinin istikameti belli 200 yıllık Anayasal reform geleneğinden doğrultusal bir savrulmanın eşiğindeyiz. Bu savrulmanın sert bir hesaplaşma ile kırılmaya gitmeden makul bir uzlaşmayla toparlanarak 200 yıllık istikametine konulması hepimizin dileğidir.”
Gevşek yapılanma
Gevşek yapılanma Muhsin Altun “Anadolu İrfanı, din ve gelenek arasındaki karmaşık etkileşimlerden ziyade halkın kendi toplumsal gerçekliklerinin ürünüdür. Ülkedeki halk irfanı, arzulanabilir şeyleri 'soğuk', arzu edilmeyenleri 'ılık' olarak nitelemişti.”
İslamcı siyaset veya dinle meşrulaştırılmış hile ve ganimet
İslamcı siyaset veya dinle meşrulaştırılmış hile ve ganimet Prof. Dr. İlhami Güler “1950 sonrasında merkez sağ olarak Menderes, Demirel, Erbakan, siyaseti demokrasi kurallarına göre yapmaya çalıştılar. Oysa Fetullah Gülen ve ‘İslamcılık’, Demokrasiyi alet/araç; ekonomiyi ‘ganimet’; hukuku sopa; siyaseti de ‘Hile/Savaş’ mantığı ile yapıyorlar. Soru çalma ve mülakat, ganimet ve hile genetiğine dayanır.”
Silah bırakmamak için mazeretler, bırakmak için akıl ve sorumluluk gerekir
Silah bırakmamak için mazeretler, bırakmak için akıl ve sorumluluk gerekir Adnan Boynukara “Öcalan’ın çağrısının içeriği gayet açık. Neyin konuşulduğu ve yol haritası gayet net. Buna rağmen mazeret üreten yaklaşım sahiplerinin neye hizmet ettikleri onların sorunu. Bugünlerde sergilenen mazeretlerin ana kaynağını, motivasyonunu anlayabilmek için 28 Şubat 2015’ten sonra örgütün yaptığı açıklamaları hatırlamakta yarar var.”
Yeryüzünde kargaşa çıktı ancak işler yolunda değil!
Yeryüzünde kargaşa çıktı ancak işler yolunda değil! Abdulbaki Değer “Türkiye’de herhangi bir siyasetin zemin bulması için değil doğrudan iktidarın temini veya sürekliliği için kargaşa çıkarılması şeklinde bir yönetsel gelenek var. Bu gelenek zaman zaman tartışmaya konu edilse de Türkiye’nin parçalı yapısı maalesef geleneği yaşatmak için son derece elverişli bir ortam hazırlıyor.”
Tıbbiyede Türkçe mücadelesi (1860-1870)
Tıbbiyede Türkçe mücadelesi (1860-1870) Dr. Hayati Bice 14 Mart Türkiye’de tıp camiasının en önemli günüdür. 100 yılı aşkın süredir Tıp Bayramı olarak kutlanan 14 Mart tarihinin kökleri 1827 tarihine gider. Sultan II. Mahmud saltanatının yaşandığı 14 Mart 1827’de İstanbul’da batılı anlamda modern tıp eğitimi veren ilk tıp okulu olan “Tıbhâne-i Âmire” açılmıştır. Daha sonra ismi “Mekteb-ı Tıbbiye” olarak değişen okulun açılış günü olan 14 Mart, Türkiye’de tıp bayramı olarak kutlanmaktadır.
Zorunlu eğitimde sorun nedir veya sorun var mıdır?
Zorunlu eğitimde sorun nedir veya sorun var mıdır? Abdulbaki Değer “Yıllar önce 4+4+4 sistemiyle zorunlu eğitimin süresi 12 yıla çıkarıldığında mevzunun süre olmadığını, zorunlu eğitimin kendine has bir yapısı bulunduğunu, bu yüzden yapılan düzenlemenin zorunlu niteliğiyle problem teşkil ettiğini ve bunu sorgulamanın kaçınılmaz olduğunu vurgulamaya çabalamıştık.”
İmamoğlu’nun diploması ve otoriter hukukçuluk
İmamoğlu’nun diploması ve otoriter hukukçuluk Abdullah Yargı “İmamoğlu’nun diplomasını teknik ve hukuki açıdan tartışmak rejimin tuzağına düşmektir. 31 yıl önce alınmış diplomanın, yani ‘kazanılmış bir hakkın’, muhalefetin cumhurbaşkanı adayı olarak göstereceği kişiye ait olması, tartışmanın hukuki bir usulsüzlükle değil, gelecek seçimlerde güçlü bir rakibi hukuku kullanarak devre dışı bırakmakla ilgili olduğunu apaçık ortaya koymaktadır.”
Kemal Tahir ve ‘kerim devlet’
Kemal Tahir ve ‘kerim devlet’ Halil Turhanlı “Kemal Tahir batılılaşmanın Türkiye’de gerekli altyapısı olmadığında ısrar ediyordu. Onu farklı kılan, dönemin sosyalizm anlayışından ayıran yaşadığı topluma hazır çözümler önermemiş, şablonlara dayanmamış olmasıdır.”
Camide sosyal  demokrasiyi anlatmak
Camide sosyal demokrasiyi anlatmak Bekir Cebeci "Sosyal demokrasi sosyal adaleti savunuyor. İslam da aynen adaleti savunuyor. İslam’da devletin dini adalettir. Sosyal demokratlar, hiç kimsenin aç ve açıkta kalmasını istemez. Sosyal devlet herkese iş ve aş vermelidir. Peki, İslam dinimiz bu konuda ne buyuruyor? ‘Komşusu açken tok yatan bizden değildir."
Dünya bir kez daha Uygurları yarı yolda bıraktı
Dünya bir kez daha Uygurları yarı yolda bıraktı Yalkun Uluyol “On yılı aşkın bir süre önce, Çin’den kaçtıktan sonra zorla geri gönderilen Uygurların başına neler geldiğini kendi gözlerimle gördüm. 10 Ocak’ta bu adamlar tarafından yazılmış bir açık mektupta şöyle deniyordu: ‘Hapsedilebiliriz, hatta hayatımızı kaybedebiliriz. İnsan haklarıyla ilgilenen tüm uluslararası kuruluşlara ve devletlere acilen çağrıda bulunuyoruz: Bizi bu felaketten kurtarmak için iş işten geçmeden derhal harekete geçin.’”
Ahmet El Şara’nın Psiko-Biyografisi ve karar alma stili
Ahmet El Şara’nın Psiko-Biyografisi ve karar alma stili Hasan Mesut Önder “Muhammed Colani, 2006 yılında ABD tarafından yakalanarak Irak’ın Güneyinde yer alan ve cihatçı yetiştirme üssü olarak bilinen Buca hapishanesine konuldu. Burada Ebubekir El Bağdadi ile tanışıp güçlü bir ilişki kurdu. Colani, 2011 yılında bırakıldıktan sonra Bağdadi komutası altında faaliyetlerine devam etti.”
Suriye bölünebilir mi?
Suriye bölünebilir mi? Taha Özhan “1920’lerden beri bölünen Suriye’nin, bir kez daha bölünmesi yeniden projeksiyonların ana başlığına dönüştü. 1920’lerden itibaren Şam, Halep, Alevi, Dürzi ve Büyük Lübnan devletleri diye bölünmüş, sonra yirmi yılını doldurmadan -Lübnan hariç- tekrar birleşmiş bir ülkeye dair ‘bölünmeden’ bahsetmenin elbette dikkat çekici olduğunu düşünenler olabilir. Ancak biraz dikkatli bakılırsa, bu tarih, Suriye’nin bölünme tarihinden ziyade bölünememe tarihi olduğu da görülür.”
‘Harp, hiledir’ (Hadis) de; Siyaset, ‘Harp’ midir?: Muhafazakâr siyasetin psikoanalizi
‘Harp, hiledir’ (Hadis) de; Siyaset, ‘Harp’ midir? Prof. Dr. İlhami Güler “Devrim, muhafazakârlarda bir travma yaratmıştı. Yetmişli yıllarda Türkiye’nin ‘Daru’l-Harp’ olduğunu söyleyen bazı katı muhafazakârlar, ‘Daru’l-Harp Fıkhı’ nın uygulanmasını savunurlardı. ‘Milli Görüş’, ‘Hizmet Hareketi’ ve Ak Parti, bu travmanın (N.F. Kısakürek) değişik kristalleşmeleridir.”
Günün tarihi üzerine: 9 Mart’ı bilir misiniz?
Günün tarihi üzerine: 9 Mart’ı bilir misiniz? Ertuğrul Günay “12 Mart 1971 Muhtırası, aslında 9 Mart’ta yapılması planlanan sözde ‘devrimci’ bir darbeyi önleyen ve kısa sürede planlayanların aleyhine çeviren bir karşı darbeydi”.
Gelecek Partisi lideri Davutoğlu KARAR için yazdı: Suriye’de işler iyi gitmiyor, acilen tedbirler alınması lazım!
'Suriye’de işler iyi gitmiyor, acilen tedbirler alınması lazım!' Görüşler “Bugün geldiğimiz noktayı çarpıcı tek cümleyle ifade edeyim: Suriye’de işler iyi gitmiyor ve acilen tedbirler alınması gerekiyor! Bunu sadece bir analiz olarak değil alandan gelen doğrudan bilgiler ışığında vurguluyorum. Bu zor süreçte atılması gereken adımların gecikmeden atılması hem Türkiye’nin güvenliği ve stratejik geleceği için hem de Suriye halkının büyük acılardan sonra gerçek bir barış ve refah dönemine girebilmesi için olmazsa olmaz şarttır.”
Geçmişte Yargıtay’ın attığı iki olumlu adım
Geçmişte Yargıtay’ın attığı iki olumlu adım Prof. Dr. Sami Selçuk "Yargıtay'ın tehdit suçuyla ilgili olan görüşü, içtihat düzeyine ulaşmıştı. Buna göre, tehdit suçu, eğer mağdurun yol açtığı kışkırtma sonucu öfkeyle işlenmişse, suçun kasıt öğesi ortadan kalkıyor, tehdit suçu oluşmuyor, dolayısıyla bu suçu işleyen kişiler de aklanıyorlardı."
Tüpten çıkan macun
Tüpten çıkan macun Vahap Coşkun “Öcalan, dayandığı ve üzerinde yükseldiği düşünsel ve toplumsal zeminin yok olduğundan hareketle PKK’nin defterini kapattı. PKK belli bir çağın şartlarının bir sonucu olarak hayat bulmuştu ve yine bir başka çağın değişen şartlarının bir sonucu olarak da nihayete ermesi lazımdı. Gerçekte bu, geç kalmış bir sondu. Nitekim PKK de çok geçmeden Öcalan’ın çağrısına uyacağını duyurdu ve ateşkes ilan etti.”
Gökalp yılının ardından
Gökalp yılının ardından Dr. Hayati Bice “Ziya Gökalp, Osmanlı Devleti’nin en zor döneminde, yetişmiş ve bu çalkantılı ortamda fikirleri şekillenmiştir. Bu dönemin birçok aydını, hızlanan çözülmeyi durdurmak için çeşitli yollar önerirken, Gökalp ise Türkleşmek, İslamlaşmak, Muasırlaşmak bakış açısını savunmuştur.”
Unutmamalı o güzel çocukları
Unutmamalı o güzel çocukları Menekşe Tokyay “21 Ağustos’ta kaybolup 19 gün sonra cansız bedeni bir çuvalın içinde bulunan Narin Güran’ı, babasının adalet arayışı halen devam eden Rabia Naz’ı, evinin önünde asılı halde bulunan sekiz yaşındaki Şeyma’yı, annesinin evde kilitli bıraktığı ve çıkan yangında hayatını kaybeden o beş birbirinden güzel çocuğu, Yenidoğan Çetesi’nin elinde dünyaya gözlerini açamayan bebeleri unutamıyoruz. Çünkü çocuklar uyurken susulur, onlar öldürülürken değil..”
TÜSİAD hukuk devleti ve demokrasi
TÜSİAD hukuk devleti ve demokrasi PROF. DR. İSHAK TORUN “TÜSİAD yöneticileri acaba malum açıklamalarıyla siyasal iktidara meydan mı okudu, yoksa demokratik haklarını mı kullandı? Aynı soru siyasal iktidar için de formüle edilebilir: Siyasal iktidar TÜSİAD’ın açıklamalarını eski Türkiye’ye mahsus refleksle mi karşıladı, yoksa ekonomi aktörlerinin kullandığı demokratik hakları mı bastırdı?”
Gün ışığında demokrasinin çarpıcı iki örneği ve Türkiye’de yaşananlar
Gün ışığında demokrasinin çarpıcı iki örneği ve Türkiye’de yaşananlar Prof. Dr. Sami Selçuk Her gün birbirlerine söven siyasetçilere sesleniyorum: Kendinize istediğiniz özgürlüğü başkaları içinde isteyiniz ve de ülkenin yararı için görüşler sergileyenleri kaçacaklarmış gibi polislerin kollarında karakollara, savcılıklara sürükleyerek ‘hadler bildirme’ye kalkışmayınız.   Kalkışmayınız ki, Türkiye, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesinde hüküm üstüne hüküm giyme rekorlarını kırmasın.
Ayakkabı boyacıları, kendini gerçekleştiren kehanet veya eğitimimiz
Ayakkabı boyacıları, kendini gerçekleştiren kehanet veya eğitimimiz Abdulbaki Değer “Bernard Shaw’ın Amerikalı Beyazların Siyahlara ilişkin yaptıkları hayat tanziminin benzerini biz de kendi içimizde kendimizden birilerine yapmakta çok geri kalmış durumda değiliz. Bunu görmek için yürürlükte olana biraz mesafe koyabilmek yeterli gelecektir. Akışın içinde olduğumuz için çoğunlukla akan şeydeki açmazları göremez hale geliyoruz.”