İstanbul'daki 4.1'lik deprem korkuttu! Prof. Dr. Üşümezsoy'dan ezber bozan açıklama: Ana fayda değil, bakın nerede oldu

İstanbul'daki 4.1'lik deprem korkuttu! Prof. Dr. Üşümezsoy'dan ezber bozan açıklama: Ana fayda değil, bakın nerede oldu

İstanbul ve çevresinde paniğe neden olan 4.1 büyüklüğündeki Marmara depremi sonrası Prof. Dr. Şener Üşümezsoy'dan ezber bozan açıklama geldi. Üşümezsoy, sarsıntının çok konuşulan "Avcılar fayı" üzerinde değil, Kumburgaz Sırtı’nı sınırlayan ikincil bir normal fayda meydana geldiğini vurguladı. “Ana yol değil, yan yol kırıldı” benzetmesiyle durumu basitçe özetleyen uzman, büyük İstanbul depremi senaryoları konusunda farklı bir bakış sundu. Marmara’daki deprem gerçeğine dair detaylar...

İstanbul ve çevresinde endişeyle takip edilen deprem aktivitesine bir yenisi daha eklendi. Marmara Denizi Kumburgaz Havzası'nda 20 Mayıs 2024 tarihinde meydana gelen ve büyüklüğü 4.0 ile 4.2 arasında değişen deprem, özellikle Silivri depremi ve geçmişteki uyarılar sonrası büyük İstanbul depremi korkusu yaşayan halk arasında tedirginliğe yol açtı. Konuyla ilgili kendi YouTube kanalında "Marmara'da Orta Sırtta Oluşan 4.1'lik Depremin Yorumu" başlıklı bir video yayınlayan ünlü yer bilimci Prof. Dr. Şener Üşümezsoy, bu son sarsıntıya dair çarpıcı ve teknik detaylar içeren bir analiz sundu.

Prof. Üşümezsoy, yaptığı açıklamada, bu 4.1 büyüklüğündeki depremin, kamuoyunda sıkça tartışılan ve Kumburgaz Sırtı'nı (Orta Sırt) kesen varsayımsal, büyük ve sürekli bir "Avcılar fayı" gibi bir doğrultu atımlı fay üzerinde olmadığını özellikle vurguladı. Bunun yerine depremin, Kumburgaz Sırtı'nı sınırlayan ikincil, normal bir fay sistemi üzerinde meydana geldiğini belirtti. Profesöre göre bu küçük deprem, Kumburgaz Havzası içindeki ana Kuzey Anadolu Fayı segmentindeki önceki bir aktiviteden (örneğin 2019 Silivri depremi gibi) kaynaklanan stres değişiklikleri tarafından tetiklendi.

DEPREMİN MEKANİZMASI: NORMAL FAYLANMA VE STRES TRANSFERİ

Kendi çizdiği fay haritaları ve depremin moment tensör çözümlemesini (20 Mayıs 2024 tarihli, 4.0 büyüklüğündeki deprem için normal faylanma mekanizmasını gösteren harita) paylaşan Prof. Üşümezsoy, son depremin fay çözümünün normal fay olduğunu ifade etti. Bu fayın Kuzeydoğu-Güneybatı (KD-GB) doğrultulu olup kuzeye doğru eğimli olduğunu ve Kumburgaz Havzası'nın sınırını oluşturduğunu belirtti.

Üşümezsoy, daha önce Kumburgaz fay segmenti üzerinde meydana gelen ve enerjisinin çoğunu boşalttığını belirttiği önemli bir depremin ardından, bu stresin boşalarak çevredeki ikincil fay yapılarına transfer olduğunu anlattı. İşte bu stres transferinin, Kumburgaz Sırtı'nın (Orta Sırt) batı kenarındaki bir "sıyrılma fayı"nı (bir tür normal fay) aktive ederek son 4.1'lik depreme neden olduğunu savundu.

istanbuldaki-4-1lik-deprem-korkuttu-prof-dr-usumezsoydan-ezber-bozan-aciklama-ana-fayda-degil-bakin-nerede-oldu-1.jpeg

"AVCILAR FAYI" İDDİASINA NET YANIT

Prof. Dr. Üşümezsoy, özellikle Orta Sırt'ı kesen tek ve sürekli bir Doğu-Batı doğrultulu "Avcılar fayı" fikrini şiddetle reddettiğini, 2001 yılında Çubuklu gemisi verilerine dayanarak çizdiği kendi haritasının da bunu desteklediğini belirtti. Bu bölgedeki sismisitenin, varsayımsal bir birincil Avcılar fayı yerine, ana Kumburgaz doğrultu atımlı fayı tarafından tetiklenen, sırttaki bu ikincil normal faylarla ilişkili olduğuna inandığını ifade etti. Bu bağlamda, var olmayan sürekli bir Avcılar fayı üzerinde "kilitlenme" veya "krip" (yavaş kayma) gibi kavramları bilimsel bulmadığını, ancak daha batıdaki Tekirdağ-Marmara Ereğlisi segmentinde krip olgusunu kabul ettiğini ekledi.

Prof. Üşümezsoy, kendi haritasında (Görsel 4) mavi çizgilerle normal fayları, kırmızı çizgilerle doğrultu atımlı fayları gösterdiğini; "Adalar fayı", "Kumburgaz çukuru kuzey kenar fayı" ve "Silivri fayı"nın kuzey kenarını ise siyahla işaretlediğini belirtti. Bu siyah işaretlemenin, bu fayları büyük birincil depremler üretme açısından "ölü faylar" olarak gördüğü anlamına geldiğini açıkladı. Aktif ikincil yapıların ise haritasındaki sarı çizgilerle temsil edilen Orta Sırt'ın sıyrılma fayı ve Çınarcık Havzası'nın güney sınır fayı olduğunu ve bunların öncelikle normal faylar olduğunu vurguladı. Ana aktif sistemin ise KB-GD gidişli doğrultu atımlı fay (haritasında kırmızıyla gösterilen) olduğunu belirtti.

DEPREM NEDEN FARKLI HİSSEDİLDİ?

4.1 büyüklüğündeki depremin neden bazı bölgelerde daha kuvvetli hissedildiğine de değinen Üşümezsoy, depremin düşey (normal) bir fay üzerinde olması nedeniyle farklı hissedildiğini söyledi. Özellikle Büyükçekmece ve Küçükçekmece gölleri etrafındaki kıyı bölgeleri ve İmrahor/Ambarlı deresi gibi yumuşak alüvyon birikintilerinin olduğu yerlerde sarsıntının daha kuvvetli algılandığını belirtti.

BASİT BİR ANLATIMLA DURUM

Prof. Üşümezsoy, karmaşık durumu daha anlaşılır kılmak için şu benzetmeyi kullandı: "Büyük bir ana yol (Kumburgaz doğrultu atımlı fayı) düşünün. Bu ana yoldan büyük bir kamyon (büyük bir deprem) geçtiğinde yeri sarsar. Bu sarsıntı, daha küçük yan yolların veya toprak yolların (Kumburgaz Sırtı üzerindeki ikincil normal faylar) da biraz kaymasına ve daha küçük sarsıntılara (küçük tetiklenmiş depremler) neden olabilir. Son 4.1M'lik deprem, ana yolun kendisinde yeni bir sorun değil, ne de var olmayan bir otoyol ('Avcılar fayı' olarak tartıştığı) üzerinde değil, bu yan yollardaki 'sarsıntılardan' biriydi. Bu yan yollar yan yana (doğrultu atımlı) hareket etmek yerine yukarı aşağı (normal faylanma) hareket eder".

istanbuldaki-4-1lik-deprem-korkuttu-prof-dr-usumezsoydan-ezber-bozan-aciklama-ana-fayda-degil-bakin-nerede-oldu-3.jpg

BÜYÜK DEPREM TARTIŞMALARI SÜRERKEN...

İstanbul halkı, özellikle geçmişteki büyük depremler ve uzmanların uyarıları sonrası, olası büyük Marmara depremi endişesiyle yaşıyor. Bazı bilim insanları ana Marmara fayının her an kırılarak büyük bir deprem üretebileceği konusunda uyarılarda bulunurken, Prof. Dr. Şener Üşümezsoy gibi bazı uzmanlar ise farklı fay mekanizmalarına ve senaryolarına dikkat çekiyor. Üşümezsoy, uzun süredir savunduğu ve sırtların etrafındaki bu ikincil normal fayları vurgulayan Marmara fay sistemi modelinin, bu son deprem aktivitesiyle de tutarlı olduğunu vurguluyor. Bu son analiz, Marmara Denizi'ndeki karmaşık fay yapısı ve deprem mekanizmalarının anlaşılmasına yönelik farklı bir bakış açısı sunarken, bölgedeki sismik riskin değerlendirilmesinde tüm bilimsel görüşlerin dikkate alınmasının önemini bir kez daha ortaya koyuyor.

Öne Çıkanlar
YORUMLAR
YORUM YAZ
İÇERİK VE ONAY KURALLARI: KARAR Gazetesi yorum sütunları ifade hürriyetinin kullanımı için vardır. Sayfalarımız, temel insan haklarına, hukuka, inanca ve farklı fikirlere saygı temelinde ve demokratik değerler çerçevesinde yazılan yorumlara açıktır. Yorumların içerik ve imla kalitesi gazete kadar okurların da sorumluluğundadır. Hakaret, küfür, rencide edici cümleler veya imalar, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar içeriğine bakılmaksızın onaylanmamaktadır. Özensizce belirlenmiş kullanıcı adlarıyla gönderilen veya haber ve yazının bağlamının dışında yazılan yorumlar da içeriğine bakılmaksızın onaylanmamaktadır.
Diğer Haberler
Son Dakika Haberleri
KARAR.COM’DAN