Hem sosyal hayatta hem de yiyecek içecek sektöründe görülen zamlar vatandaşı isyan ettirirken ekonomistlerden de yorumlar geliyor. Bu kapsamda açıklamalarda bulunan Mahfi Eğilmez, resmen isyan etti. İşte detaylar…
Türkiye'nin saygın ekonomistlerinden, eski Hazine Müsteşarı Mahfi Eğilmez, katıldığı bir televizyon programında enflasyonun ve hayat pahalılığının geldiği korkunç boyutu çarpıcı ve gündelik hayattan örneklerle gözler önüne serdi. Eğilmez, enflasyon ile hayat pahalılığının farklı kavramlar olduğunu, ücretleri enflasyonun üzerinde artanların daha az etkilendiğini ancak özellikle gıda enflasyonunun ortalama enflasyonun üzerinde seyretmesiyle geniş kesimlerin alım gücünün düştüğünü belirtti.
"KASAYA BİR GELDİK İNANILMAZ FİYAT"
Kendi alışveriş deneyiminden yola çıkan Eğilmez, yaşadığı bir market anısını şu sözlerle paylaştı:
"Bugün daha sabah eşimle beraber markete uğradık. Çarşamba günleri Sarıyer pazarı var, marketler de fiyatlarını pazar seviyesine indiriyorlar. Aldığımız şeyler içinde et yok, peynir yok, süt yok, yani pahalı sayılabilecek şeyler yok. Hep böyle sebze meyve türü şeyler. Eskiden İngiltere'de böyle alırdık da 30 yıl evvel çok şaşardık didikle taneyle. Şimdi öyle olduk. Üç tane patlıcan, üç tane salatalık, beş tane domates... böyle yani. Bunları topladık, bir geldik kasaya ki inanılmaz bir fiyat."
Bu durumu somutlaştırmak için çarpıcı bir benzetme yapan Eğilmez, sözlerine şöyle devam etti:
"Ben onu şöyle bir benzetme yaptım: Taksilerde indi-bindi ücreti 135 lira olmuş, marketlerde girdi-çıktı bedeli de 500 lira olmuş. Ama ortada et falan yok ha yanlış anlaşılmasın. Onları da koydunuz mu 1500 liraya çıkar. Bir sakız alıyorsunuz 35 lira falan. Böyle tuhaf bir yerlere geldik."
FİYAT ALGISINDA BOZULMA YAŞANIYOR
Program sunucusunun, "İzleyicimiz şu an kafasını sallıyor ve muhtemelen aynı şeyi yanındakine anlatıyor" yorumu üzerine Eğilmez, enflasyonun yarattığı en büyük tahribatlardan birinin fiyat algısındaki bozulma olduğuna dikkat çekti:
"Şeyler hani geçen hafta da konuştuk ya, mallar arasında fiyat ilişkileri koptu. Karşılaştıramıyorsun olayı. Algımızı yitirdik."
Mahfi Eğilmez'in bu canlı ve halkın doğrudan yaşadığı tecrübelerle desteklediği yorumları, Türkiye'deki yüksek enflasyonun vatandaşın alım gücünü ne denli zorladığını ve temel ihtiyaçlara erişimin bile ne kadar pahalılaştığını bir kez daha gözler önüne serdi. Ekonomistin "mallar arasındaki fiyat ilişkisinin kopması" tespiti ise, tüketicilerin fiyatları değerlendirme ve karşılaştırma yeteneğinin zayıfladığı, ekonomik öngörülebilirliğin azaldığı bir ortama işaret ediyor.
