Yurt dışına giden Türk vatandaşı sayısı artış gösterirken tüm bunların son verecek önemli bir noktaya parmak basıldı. Türkiye'de tersine göç hamlesi başlıyor. Avrupa'dan Türkiye'ye dönüş yapanlara 160.000 TL maaş ile birlikte dev destekler geliyor. İşte tüm detaylar…
Türkiye, yurt dışına giden nitelikli beyinlerini geri kazanmak için bugüne kadarki en iddialı adımlarından birini attı! TÜBİTAK, "Uluslararası Deneyimli Araştırmacı Dolaşım Programı (CoCirculation 3)" adıyla yeni bir program başlatarak, yurt dışındaki Türk ve yabancı bilim insanlarına Türkiye'ye dönmeleri için reddedilmesi zor bir teklif sundu: Aylık 3.980 Euro (yaklaşık 160 bin TL) maaş ve aileden araştırmaya kadar uzanan kapsamlı destek paketleri sunuluyor.
HEDEF: BEYİN GÜCÜNÜ GERİ KAZANMAK
Avrupa Komisyonu'nun prestijli Marie Skłodowska-Curie Actions (MSCA) COFUND desteğiyle hayata geçirilen bu programın temel amacı, son yıllarda artan "beyin göçünü" tersine çevirmek ve Türkiye'yi yeniden bilim ve teknoloji alanında bir cazibe merkezi haline getirmek. Program kapsamında, üç yıl boyunca toplam 100 deneyimli araştırmacının Türkiye'deki üniversitelerde veya sanayi kuruluşlarında çalışmalar yürütmesi hedefleniyor.
İŞTE O CAZİP TEKLİF: MAAŞ VE DESTEK PAKETİ GÖZ KAMAŞTIRIYOR
TÜBİTAK, Türkiye'ye dönecek olan araştırmacılara oldukça cazip bir mali paket sunuyor. Programa kabul edilen her bir araştırmacıya verilecek aylık destekler şöyle:
Maaş: 3.980 Euro (Yaklaşık 155.000 TL)
Aile Desteği: 600 Euro
Araştırma & Eğitim Fonu: 1.000 Euro
Eğitim Desteği: 250 Euro
Seyahat Desteği: 50 Euro
Ayrıca, araştırmacıyı misafir eden kuruma da 130 Euro'luk kurum hissesi desteği sağlanacak.
BAŞVURU TAKVİMİ BELLİ OLDU! İLK ÇAĞRI 1 EYLÜL'DE
Bu tarihi fırsattan yararlanmak isteyen araştırmacılar için başvuru takvimi de netleşti. Toplam 100 araştırmacının kabul edileceği programın ilk çağrısı bu yıl başlıyor:
İlk Çağrı (33 Araştırmacı İçin): 1 Eylül 2025 – 1 Aralık 2025
İkinci Çağrı (33 Araştırmacı İçin): 3 Ağustos 2026 – 3 Kasım 2026
Son Çağrı (34 Araştırmacı İçin): 1 Temmuz 2027 – 1 Ekim 2027
TÜBİTAK'ın bu stratejik hamlesi, Türkiye'nin bilimsel altyapısını güçlendirmek ve uluslararası arenada teknolojik rekabet gücünü artırmak adına atılmış dev bir adım olarak değerlendiriliyor.