BBP Genel Başkanı Destici, Türkiye'nin 40 yıllık terörle mücadelesine 2 trilyon dolar harcandığını belirterek, “Bu kaynak borçsuz bir Türkiye yaratabilirdi” dedi. Siyasi bölücülüğün terörden bile tehlikeli olduğunu vurgulayan Destici, ortak dilin Türkçe olduğunu, her bireyin ana dilini konuşma hakkına sahip olduğunu ancak bu hakların ülke bütünlüğünü zedeleyecek şekilde kullanılmasına izin verilemeyeceğini ifade etti.
Büyük Birlik Partisi (BBP) Genel Başkanı Mustafa Destici, Eskişehir Dost Dernekler Federasyonu’nun düzenlediği kahvaltı programında gündeme ilişkin önemli değerlendirmelerde bulundu. Türkiye’nin huzur ve birliğini bozmaya çalışanlara karşı kararlı bir duruş sergilediklerini vurgulayan Destici, toplumsal değerler ve inanç özgürlüğü arasındaki dengeye dikkat çekti.
Toplumda herkesin inanç ve fikir özgürlüğüne sahip olması gerektiğini belirten Destici, bu özgürlüklerin kullanılmasında milli ve manevi hassasiyetlerin göz ardı edilemeyeceğini söyledi. "Ahlaki değerlerimize, örf ve adetlerimize saygı gösterilmesi, toplumsal bütünlüğün korunması açısından büyük önem taşıyor" dedi.
"TERÖRE HARCANAN KAYNAK 2 TRİLYON DOLARI AŞTI"
Türkiye’nin 40 yılı aşkın süredir terörle mücadelesine değinen Destici, bu süreçte yaklaşık 2 trilyon dolar harcandığını ifade etti. "Devletin ve özel sektörün iç ve dış borç toplamı 500 milyar dolar. Eğer teröre bu kaynak aktarılmasaydı, Türkiye bugün borçsuz bir ülke olabilirdi" diye konuştu.
Destici, terörden arındırılmış bir Türkiye'nin herkesin arzusu olduğunu vurgularken, siyasi bölücülüğe karşı sert mesajlar verdi. “Terörsüz bir Türkiye elbette hepimizin ortak arzusu ama ‘terör bitsin’ diyerek dil, bayrak ve millet kavramı üzerinden ayrımcı talepleri kabul edemeyiz. Silahı bırakma vaadiyle birlikte bu tür şartları öne sürmek, siyasi bölücülüktür ve terörden bile tehlikelidir" ifadelerini kullandı.
"BİRLİĞİMİZİ ZEDELEYECEK HER TÜRLÜ GİRİŞİME KARŞIYIZ"
Türkiye’de herkesin kendi ana dilini konuşma ve kimliğini yaşatma hakkına sahip olduğunu belirten Destici, bu hakların kötüye kullanılmasına izin verilmeyeceğini belirtti. “Allah’ın verdiği dili kimsenin elinden alamayız. Ancak bu haklar üzerinden devleti bölmeye, milleti ayrıştırmaya çalışanlara da asla müsamaha gösteremeyiz. Bizim anlayışımız, 'dibini görmediğimiz kuyudan su içmemek' üzerine kuruludur" dedi.
“ASIL HEDEF TÜRKİYE’NİN YÜKSELİŞİ”
Konuşmasında uluslararası gelişmelere de değinen Destici, İsrail’in saldırgan politikalarının sadece İran’ı değil, dolaylı olarak Türkiye’yi hedef aldığını öne sürdü. “ABD ve Batı’nın mevcut yaklaşımı değişmediği sürece İsrail saldırılarını durdurmaz. Türkiye, güçlenen savunma sanayisiyle bölgesinde etkin bir aktör haline geldi. Ancak bu yükseliş, bazı küresel güçleri rahatsız ediyor. İran’ın nükleer programına gösterilen tepkinin bir benzeri, Türkiye’nin milli savunma hamleleri için de geçerli” diye konuştu.
