TCMB’den tefecilere 25 milyar dolar bonus
Dün TCMB Başkanı Sayın Fatih Karahan sermaye sahiplerine ödenmek üzere, toplamı 25 milyar dolar olan çekler imzaladı” desem inanır mısınız?
“Asla inanmam.” “Daha neler.” “Mümkün değil, vs.” diyenlere acele etmemelerini öneririm.
Sayın Berat Albayrak döneminde,
TCMB’nin 128 milyar dolar sattığı dönemde, TCMB’nin swap hariç net döviz döviz pozisyonu, artıdan eksiye geçmişti.
Seçimin yapıldığı Mayıs 2023’te işler çığırından çıkmış ve net döviz pozisyonu eksi (-)75 milyar dolara kadar düşmüştü.
Bu süreçte TCMB bankalardan aldığı emanet dövizleri yerli ve yabancı yatırımcılara satmıştı.
Yerliler satın aldıkları dövizleri tekrar bankalara yatırmış, bankalarda tekrar TCMB’ye ve TCMB’de tekrar piyasalara…
Sayın Kerim Rota’nın isabetli benzetmesiyle, TCMB döviz satış işlemlerinde adeta “Con Ahmet’in Devri Daim Makinası” mekanizması oluşturmuştu.
Sayın Mehmet Şimşek ve yeni TCMB yönetimi işbaşına geldikten sonra işler tersine döndü ve TCMB piyasalardan 150 milyar dolar satın aldı.
(Not: Rakamları yuvarlıyorum ve altın rezervlerindeki değerlenmeyi dikkate almıyorum; amaç muhasebe kaydı değil görüş açısı oluşturmak)
Tahminen dörtte üçü yerli ve dörtte biri yabancı yatırımcıdan 150 milyar dolar satın alındığı için TCMB’nin net döviz pozisyonu eksi 75 milyar dolardan artı 75 milyar dolara yükseldi.
Bugünlerde de TCMB’nin swap hariç net döviz pozisyonu 75 milyar dolar civarında seyrediyor.
TCMB 150 milyar doları 30 TL ortalama fiyattan satın almış olsa, bu, piyasalara 4,5 Trilyon TL para sürdü demektir.
(Bilgi: Şu anda toplam TL mevduat 12,7 Trilyon TL’dir.)
Elbette TCMB bu paraları bir günde satın almadı. Faizleri %17,5’ten %25’e yükselttiği Ağustos 2023’ten itibaren 23 aydır devamlı döviz alıyor ve almaya devam edecek.
Peki, ne oldu da ekonomi yönetimi iç ve dış piyasalardaki oyuncuları 150 milyar dolar satmaya ikna edebildi?
Cevabı hepimiz biliyoruz: Kurların asla faiz oranlarından daha fazla artmayacağı “garantisi” verildi ve faizler yükseltildi.
Niçin?
Çünkü enflasyonla mücadelede “faizlerin arttırılması ve kurların istikrarlı olması gerektiği” bilgisi, küresel bir müktesebattır ve bizim ekonomi ekibimizde bu bilgi ve deneyim müktesebatını kullandı.
Bu ezberci ve klişe müktesebatın başarılı olması, şimdilik şüpheli.
SERMAYE SAHİPLERİNE KAYNAK AKTARIMI
Varsayalım ki TCMB 1 ocak 2024 tarihinde bir defada 100 milyar dolar satın aldı ve bu satın alma karşılığında piyasalara 2,944 Trilyon TL para verdi. (Bir dolar 29,44 TL)
100 milyar doları 2,944 Trilyon TL’ye satan yerli ve yabancı yatırımcılar da bu parayı yıllık %54,2 faizle bankalara yatırmış.
(Not: TCMB verilerine Ocak 2024 - Şubat 2025 döneminde Bankaların TL mevduata verdiği yıllık bileşik faiz %54,2’dir; 14 ayda bu rakam %65,7’ye yükseliyor.)
Dönem sonunda yani yarın, 2024 başında 2,944 Trilyon TL para yatırmış olanlar bu dönemde %65,7 brüt faiz geliri elde edecekler fakat %10 stopaj ödedikleri/ödeyecekleri için net faiz geliri bakiyeleri %59,1’e düşecek.
Rakamla belirtirsek, 100 milyar dolar satarak elde ettikleri 2,944 Trilyon TL parayı banka mevduatına yatıranların parası %10 stopaj kesintisinden sonra 4,684 Trilyon TL’ye yükselmiş olacak.
Peki, bu 4,684 Trilyon TL’yle yarın gidip döviz satın alınsa kaç dolar satın alınabilir?
Cevap: Bir dolar = 36,44 varsayımıyla tam 128,5 Milyar dolar satın alınabilir.
Hatırlayalım, 1 ocak 2024’te 100 milyar dolar satılmıştı.
14 Ay sonra 100 milyar dolar 128 milyar dolara yükseliyor.
28,5 Milyar dolar vergisiz net kar.
Apaçık bir şekilde fahiş bir fiyatlama yapıldığı ve sermaye sahiplerine kaynak aktarıldığı görülüyor.
Üstelik bu süreç 2023’te başladığı ve devam edeceği için; yatırılan paralar da 100 milyar doları aştığı ve aşacağı için kaynak aktarımı veya servet transferi devam ediyor ve edecek.
SORULAR:
1)Bu kadar yüksek bedel ödenmesine rağmen enflasyon umulduğu hatta planlandığı kadar bile düşmedi ve düşmeyecek niçin?
2)Yapılması gereken herşeyi yaptıklarına inanan ve yapılacak başka bir şey olmadığına inanan ekonomi yönetimi haklı mı?
3)Mevcut para politikasına devam edilmeli mi?
Vs. vs. vs.
Bu konu kaderine terk edilemez. Terk etmeyeceğiz.














